Cinsel İstismara Karşı Çocuk Eğitimi!

Son günlerde çocuk istismarlarının artmasıyla alakalı ailelere uyarılarda bulunan Özel İskenderun Gelişim Hastanesi Uzman Klinik Psikoloğu Gamze Uygun, istismara karşı çocuklara okul öncesi dönemde cinsel eğitim verilmesinin önemini vurguladı.

Çocukların konuşmaya ve isteklerini anlatmaya başladıkları yaştan itibaren eğitmek gerektiğini belirten Uzm. Klinik Psikolog Uygun, “Son zamanlarda sıkça duyduğumuz bir konudur çocuklarda cinsel istismar. Hem yetişkinler için, hem çocuklar için konuşulması ve sorulması zor bir konu. Bu kadar zorlanılarak ifade edilebilen bir konu olmasına rağmen, bu kadar sıklıkla rastlanılması aslında durumun gerçek iç yüzünün vahimliğini gözler önüne seriyor. Çoğunlukla istismarın çocuğun tanıdığı ve belirli bir seviyede güvendiği büyüklerden geliyor olması ise istismara karşı çocuk eğitiminin önemini vurguluyor. Ebeveynlerin akıllarında bu eğitimin ne zaman verilmesi gerektiği ile ilgili sorular muhakkak ki vardır. Çocuklar her yaşta mağdur edilebileceği göz önünde bulundurulursa, olabildiğince erken başlanması gerekmektedir. Çocukların konuşmaya ve isteklerini anlatmaya başladıkları 2 yaş civarı vücut parçalarının adı öğretilirken göz, kulak, burun gibi ‘Özel Bölgeleri’nin de adları öğretilerek güvenmedikleri, istemedikleri zaman özel bölgelerine dokunulunca ‘hayır’ demeleri öğretilmelidir. Bu bölgelerin anatomik olarak düzgün isimleri öğretilmeli, ‘takma’ veya ‘oyun’ isimler kullanılmamalıdır. Çünkü bu durum herhangi bir sorunla karşılaşıldığı zaman polis veya öğretmen gibi onları iyi tanımayan yetişkinlerin onları anlamasında kolaylık sağlayacaktır” açıklamasında bulundu.

‘Çocuklarınızı Doğru Eğitin’

Çocuğun cinsel anlamda kendini korumasını sağlamak için bilgilendirici konuşmaların önemli olduğunun altını çizen Gamze Uygun, “Çocukların güvenli, tehlikeli gibi kavramları anlamaya başladıkları yaşlarda, ona vücut güvenliğinden basit ve somut cümlelerle anlatılabilir. Örneğin; ‘Hepimizde olduğu gibi senin de vücudunda bazı özel bölgelerin var. Bunlar iç çamaşırlarının kapattığı yerlerin. Buralarına güvenmediğin kişilerin dokunmasına hayır diyebilirsin, sana kızmayız. Bazen bazı yetişkinler ki bunlar tanıdığın sevdiğin büyüklerin de olabilir, bu güven kurallarını bilmeden sana dokunabilirler ve bu seni rahatsız, üzgün veya garip hissettirebilir. Böyle bir şey olduğunda ‘hayır, dokunma’ de. Sonra da gel bunu bana -veya çocuğun güveli yetişkini kim olacaksa ona- anlat, olur mu? Böylece biz hem seni koruyabiliriz hem de o yetişkine güvenlik kurallarını söyleyebiliriz’. Böylelikle çocuklar bu tür olaylarla karşılaştıkları zaman gidip konuşabilecekleri onları susturmayacak ve onları istismarcıdan koruyacağına güvendikleri bir yetişkin olduğunu bilmeliler. Böyle bir olayı anlatırsa cezalandırılmayacaklarını, onların sözüne güvenileceğini onlara anlatmak önemlidir. Bir çocuk için böylesi bir olaya maruz kalmaktan sonraki en kötü şey yaşadığı kötülüğü anlattığında kimsenin onu dinlememesi, ciddiye almaması ve savunmamasıdır” dedi.

‘Çocuklarınıza Nazik Davranın’

Ebeveynlerin de çocuklarının vücut sınırlarına her zaman saygılı davranmasının önemli olduğunu belirten Psikolog Uygun, “Çocuğa sormadan veya onun itirazına aldırmadan istediğimiz gibi çocuklara dokunmamalıyız. Çocuk istemese de öpmek, sarılmak, mıncıklamak, gıdıklamak, okşamak gibi dokunuşlar hiçbir istismar içermese de çocuğa kendi vücudu üzerinde etkisi ve hükmü olmadığını öğretir ve çocuk istismara kırılgan olur. Bugün kafasını okşayan yarın özel bölgelerini okşadığında çocuk ona hayır deme, karşı koyma, kendini savunma gücünü kaybeder. Bu nedenle çocuklar ve yetişkinler arasındaki fiziksel temasa dikkat etmemiz en önemli noktadır” dedi.