İskenderun Bu Çöküşten Kurtarılmalı

İskenderun Bu Çöküşten Kurtarılmalı

İskenderun Belediyesi Eski Başkanı, deneyimli siyasetçi Mete Aslan kentin tek radyosu Mega Radyo’da yayınlanan ‘Panorama’ adlı söyleşi programının konuğu oldu. Belediye başkanlığı yaptığı dönemlerde önemli hizmetlere imza atan Mete Aslan, Mega Medya Genel Müdürü Semir Yazıcı’nın hazırlayıp sunduğu programda genel gündeme ve seçim sürecine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Mega Radyo stüdyosunda Teknik yönetmenliği Mustafa Mert tarafından gerçekleşen ‘Panorama’ söyleşi programının canlı yayın konuğu olan Mete Aslan Ramazan ayı dolayısıyla dinleyenlere selam ve iyi dileklerini ileterek sözlerine başladı. Renkli kişiliğiyle siyaset sahnesinde iz bırakan Mete Aslan, yaklaşan seçim sürecini değerlendirdi, merak edilen birçok konuya açıklık getirdi.  Aslan, gelinen süreçte AK Parti’nin başarısız bir yönetim sergilediğini ifade etti.

İktidarın ekonomi ve dış politikadaki başarısızlığına dikkat çeken Mete Aslan, 24 Haziran seçimleri için partilerin ittifak kurmasını da eleştirdi. Yapılan ittifakları çuval olarak niteleyen usta siyasetçi,  mevcut partilerdeki aday adaylarının vasıflarının yüksek olmadığının altını çizerken, ‘bu adaylarla bu iş olmaz’ dedi.

24 Haziran seçimlerinden bir şekilde AK Parti’nin başarılı çıkacağı öngörüsünde bulunan Aslan, seçimin ardından ise ülkemiz için daha kötü bir sürecin yaşanabileceğini vurguladı. Seçim sonrası ülkede kargaşa olabileceğini iddia eden Aslan özetle şöyle dedi; “AK Parti seçimi kazansa da daha kötü şartlarda yaşamaya devam edeceğiz. Kendi partim de olsa yanlışa yanlış derim. Eğer 16 yıl boyunca doğru bir şekilde yönetilseydik iç ve dış politikada şu an kargaşa yaşamazdık. Dış politikada herkesle kavgalıyız. Enflasyon, Dolar, yolsuzluk konularından bahsetmiyorum bile. Bunlara bakınca demek ki iyi yönetilmiyoruz. Hala terör olayları devam ediyorsa, birlik ve beraberliğimizi hala sağlayamadıysak başarılı bir yönetim var diyemem. Bugünkü bu tabloya bakınca 16 yılda neler olduğu ortaya çıkıyor.

Ekonomi, Eğitim, Basın özgürlüğü, adalet, vergi adaleti ve toplum barışı konusunda hükümet sınıfta kalmıştır. Göstermelik şekilde ihtiyaç olmayan yerlere sözde hayırseverlik yoluyla camiler yapılıyor. Devlet vergisini alsın okulu da camiyi de kendisi yapsın. Namazını ibadetini evinde de yapabilirsin ama okul bu anlamda önemli ihtiyaçtır.  Elbette camii de kilise de yapılacak. Ama ihtiyaç için yapılır. Göstermelik israflara karşıyım. Din istismarı politikadan çıkarılmadıkça bu işler düzgün yürümez. Laikliğin önemi burada ortaya çıkıyor. Kendi inancıma kimseyi karıştırmam ama kimseye de Allah adına bir vaatte bulunamam. Siyasetçi olarak bizim böyle bir görevimiz yok. Siyasi liderlerin üslubunu doğru bulmuyorum. Lider bağırıp çağırmaz. Liderler bilgili adamlardır, idare edendir. Neden bağırsın ki? Demek ki lider yok. Menfaat ve çıkar var.

MHP’nin bu şekildeki ittifak ve davranışlarını desteklemiyorum. Ancak, kendi partimi eleştirirken diğer partiler neden aynı şeyleri yapıyorlar. Birini eleştirirken herkesi aynı şekilde eleştirmek gerekir. Bu seçimlerin ülkemiz için hayırlı bir sonuçla biteceğine inanmıyorum. Bitse bile arkasından bir kargaşanın geleceğine inanıyorum. Seçimlerden sonra daha kötü şartlarda yaşayacağız. Onun için bu seçimin hayırlara vesile olacağına inanan birisi değilim.  Bunu da adaylara bakarak anlıyorum. Önümüzdeki yıl yapılacak olan yerel seçimlerde şartlar oluşursa, halktan talep gelirse partizanlık anlayışı yerine kent ve memleket sevdasının galip geldiğine inanırsam Büyükşehir Belediye Başkanlığına da İskenderun Belediye Başkanlığına da aday olabilirim. Her şeyden önce halkımızın parti taassubunu yıkması lazım.

Hatay, Büyükşehir statüsünden kurtulamadığı sürece çökmeye mahkûmdur. Şu an İskenderun çöküş içerisindedir. Belediye olarak değil belediyeler yasasından kaynaklanan yanlışlardan dolayı iş buralara geldi. Bu İskenderun’u bitirme politikasıdır. Bir an evvel İskenderun’u bu cendereden kurtarmak lazım. Belediyeler arasında yetki sürtüşmeleri olmamalıdır. Böyle olursa gerginlikler olacak, olaylar mahkemelere taşınacak. Böyle bir ortamda başarı olur mu? Büyükşehir statüsü İskenderun için bir tuzaktır. İskenderun’un sınırlarının değiştirilmesi de bir tuzaktı. Sınır konusunda AK Parti’nin bir ihaneti var. Benim başkanlığım zamanında İl Genel Meclis üyeleri, oylarını Belen yönünde kullandılar. Şimdi bu isimlere bakıyorum, İskenderun’a ihanet etmiş isimler milletvekilliği için aday oluyorlar. İskenderun bu yüzden daha fazla gelişemiyor.”

Önümüzdeki yıl yapılacak olan yerel seçimler için de konuşan Mete Aslan, “İskenderun’un menfaatlerini koruyabileceğime inanırsam, bu hizmetin altından kalkabileceğimi düşünürsem ve İskenderun halkından talep olursa hizmet anlayışı içerisinde aday olabilirim. Bu konuda halkımızın parti taassubunu yıkması lazım” diyerek o zamanki şartların oluşması ve faydalı olacağını düşündüğünde Büyükşehir ya da İskenderun Belediye Başkanlığına aday olabileceğini sözlerine ekledi.