İlk kez düzenlenen 'Uluslararası İskenderun Körfezi Sempozyumu' İSTE Merkez Kampüs Barbaros Hayrettin Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi ile paydaşları Mustafa Kemal Üniversitesi, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası, İskenderun Deniz Ticaret Odası, Hatay Büyükşehir Belediyesi, Payas Belediyesi, İskenderun Belediyesi, Arsuz Belediyesi tarafından ilk kez düzenlenen 'Uluslararası İskenderun Körfezi Sempozyumu' İSTE Merkez Kampüs Barbaros Hayrettin Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
Sempozyumda, 6'sı yurt dışı, 30'u aşkın yurt içi olmak üzere 40 civarındaki farklı üniversiteden 150'yi aşkın akademisyenin, paydaş olarak iki üniversite, dört belediye, iki odanın, özel sektörden beş farklı kuruluş ve bir sivil toplum kuruluşun temsilcileriyle birlikte 250'yi aşkın katılımcı yer aldı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Uluslararası İskenderun Körfezi Sempozyumu Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Tahir Özcan, sempozyumun gerçekleştirilmesinde destek veren tüm katılımcılara ve bilim insanlarına teşekkür etti.
İMEAK Deniz Ticaret Odası İskenderun Şubesi Başkanı Bülent Kavsak ise, İskenderun Körfezi'nde yaklaşık 15 tane irili ufaklı liman ve iskele bulunduğunu belirterek, "Geçen yıl limanlarımızda hareketlerde, 69 milyon ton yükleme yapılmış. 41 milyon ton boşaltma yapılmış. 4 milyon 700 ton da transit yük transferi gerçekleşmiş. Yine bunun yanında 3 senedir devam eden konteyner taşımacılığı var. Bunda da iyi bir rakama ulaşmışız. 373 bin adet geçen sene konteyner transferi yapılmış. Körfezimize senelik 5 bin gemi geliyor. Buna akaryakıt gemileri dahil" dedi.
Payas Belediye Başkanı Bekir Altan ise bir sonraki sempozyumun İskenderun Körfezi ile alakalı yapılan çalışmada Karataş’tan başlayan Samandağ’a doğru uzanan bir yelpazeyi içine alınmasını ümit ettiğini belirterek, "İskenderun Körfezi dediğimiz zaman sadece Hatay’ı değil, bugünkü sınır olarak Adana’da dahil olmak üzere birazda Mersin’i ilgilendiren bir coğrafya içerisindeyiz. O yüzden bir sonraki bölümde bu şekilde ifade etmek istiyorum. Sabah haberleri izlerken, Türkiye’nin büyüme hedefinin 2.7'den 5.1’lere yükseltildiğini alt yazıyla geçerken, ekranlarda görülen tablo benim için çok önemliydi. Çünkü bölgemizin sanayicisini, demir çeliği olduğu gibi bütün ekonomik hareketliliği ilgilendiren görüntüyle Türkiye’nin büyüme hedefleri yansıtılıyordu. Demek ki Türkiye’nin büyüme hedeflerinin içerisinde Hatay ve bunun yanında da İskenderun Körfezi çok önemli kimliğe sahip. O yüzden biz şehir yöneticileri içinde bulunduğumuz şehre bu manada bakmamız lazım. Sadece biz Payas’ı yönetmek adına yola çıkmamak durumundayız. Hemen yan tarafta Kilis’e de bakmak durumundayız. Öbür tarafta Kerkük’te, Musul’da ne oluyor. Suriye’deki hadiselerle yorumlayarak kendimize pozisyon almak gibi bir mecburiyetimiz var. Neden mi? Kerkük evet Misakı Milli sınırlarımız içerisinde önemli kentlerden bir tanesi olmakla birlikte dünyanın tüm gözlerinin oraya doğru dikildiği, bugün Suriye’de ne oluyor? Musul'da Kerkük'te ne yaşanıyor? Denildiğinde sadece ve sadece oradaki etnik gruplar üzerinde yapılan mücadeleden ziyade, yer altındaki doğal gaz, petrol zenginliklerine bakmamız lazım. Dünya enerjiyi nerede buluyorsa, dünya enerjiyi nerede yönetiyorsa, dünya enerjiyi nerede verimli kullanıyorsa orada vardır, orada güçlüdür. O yüzden bölgemizde gerçekleşen bu hadiselere bu manada yakından takip etmemiz gerekir diyorum" diye konuştu.
Başkan Altan yeni logolarında bir bayrak olduğunu ve bu bayrağın yanlış konulduğunu ifade edenlerin olduğunu belirterek, "Payas’ın logosuna baktığınızda oradaki bayrağın yıldızı çizgi halinde olduğu için 'yıldızı nerede?' diye soruyorlar. Biz Hatay Devleti’nin bayrağını kullanıyoruz. Neden? Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Hatay Devleti’nin kurarken Payas Sancağı’nın merkezi olan Payas Kalesi’nde ciddi manada çalışmalar yapmıştır" dedi.
"Tek başına, kişisel veya bir kurum olarak ne İskenderun’u, ne Türkiye’yi, ne de dünyayı kurtaramayacağımızın farkındayız"
İSTE Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli'de, "Dünyaya sahip olmak, yönetmek, yönlendirmek isteyen Orta Doğu’ya sahip olmalı. Orta Doğu’ya sahip olmak için de İskenderun Körfezi’ne sahip olmalıdır" sözünün yıllarca söylendiğini ifade ederek, "İşte bu yüzden İskenderun ve İskenderun Körfezi çok önemlidir. Bu yüzden buradayız. İskenderun Teknik Üniversitesi olarak da bunun farkındayız. Yani stratejide bizim için önemli. Bunun gereği olarak çalışmalar yapıyoruz" ifadelerini kaydetti.
Rektör Dereli konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sadece tek başına kişisel veya bir kurum olarak ne İskenderun’u, ne Türkiye’yi, ne de dünyayı kurtaramayacağımızın farkındayız. Bir arada olursak, birlikte çalışırsak başarıya ulaşabiliriz, bir şeyler üretebiliriz. Bunun farkındayız. Vatandaş, bilim insanlarından bilim duymak istiyorlar. O yüzden bugün bu nedenle buradayız. Burada yapacağımız tartışmalar, konuşmalar neticesinde elde edeceğimiz bulguları bir sonuç bildirgesi şeklinde de hazırlarız" dedi.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise katı atıkta bir hayli mesafe aldıklarını anlatarak, "Arıtma tesisi konusunda denize dökülen yerlerde de büyükşehir oldu olalı, birkaç tanesi bitme aşamasında, 8 arıtma tesisini bitirmenin gururunu yaşıyoruz. Hatay Büyükşehir olarak bundan sonra denizdeki tüm gemi atıklarını toplayacağız" dedi.
Hatay Vali Yardımcısı Aydın Tetikoğlu, İskenderun Körfezi’nin çok yorulduğunu, boğulmuş bir durumda olduğunu ifade ederek, "Belen projesiyle, Hassa projesiyle, tüneller açıldığı zaman lojistik olarak da diğer bölgelerin daha açılacağını ümit ediyorum. Çünkü sanayi burayı boğdu. Bence artık bir mastır planı yapılıp, herkes istediği gibi hareket etmemesi gereken bir alan olarak, sit mi olur, master planı mı, koruma planı mı olur, biran önce yapılması gerektiğine inanıyorum. Üniversitelerimizin de, yerel idarelerimizin de bu konunun üstüne düşen görevlerin yapılacağına inanıyorum" dedi.
Programda daha sonra İskenderun Teknik Üniversitesi Mustafa Yazıcı Devlet Konservatuvarı öğretim görevlileri ve öğrenciler tarafından müzik dinletisi sunuldu.
İSTE Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli tarafından, sempozyuma katkılarından dolayı paydaş ve destek veren kurum ve yöneticilerine plaket takdim edildi.
Sempozyumda ayrıca, Başbakanlık Osmanlı Arşivi Uzmanı Mehmet Akif Terzi ise Milat Öncesinden Cumhuriyet Dönemine kadar İskenderun Körfezi’nin kısa tarihçesi ve 'Osmanlı Arşiv Belgelerinde İskenderun Körfezi' adlı sunum gerçekleştirdi. Sempozyumda Su Altı Görüntüleme Yönetmeni Tahsin Ceylan da ‘İskenderun Körfezinin Sualtı Yaşamı’ adlı sunumu gerçekleştirerek İskenderun Körfezi ve Akdeniz’deki su altı izlenimlerini paylaştı.
İSTE’de gerçekleştirilen sempozyuma, Uluslararası İskenderun Körfezi Sempozyumu Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Tahir Özcan’ın yanı sıra, Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Vekili Muhsin Yeter'de katıldı.
Tarihi Külliyede Yemek Verildi!
'Uluslararası İskenderun Körfezi Sempozyumu’nun açılış yemeği ise Hatay’ın Payas ilçesindeki Sokollu Mehmet Paşa Külliyesinde verildi.
İlk kez düzenlenen yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda üniversiteden akademisyenin katılacağı belirtilen sempozyumun açılış yemeğinde konuşan Payas Belediye Başkanı Bekir Altan, mekanın 1574’te Mimar Sinan’ın mimarlığını yaptığı Sokollu Mehmet Paşa'nın bütçesini ayırdığı II. Selim döneminin en önemli eseri olduğunu ifade etti. Altan, "İstanbul’dan yola çıkan surre alaylarına, ticaret ve askeri kervanlara, Mısır’a fethe giden ordu burada misafir edildiği gibi, Kıbrıs’ın fethi de bu mekandan yola hemen batı yakamızda yer alan Osmanlı'nın Doğu Akdeniz'deki en büyük tersanesinden yolan çıkan gemilerle Kıbrıs fethedilmiş. O yüzden tarihi birçok olaya ev sahipliği yapmış bir mekândayız" dedi.
İSTE Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli ise Payas’ta kurulu olan her türlü işletmeler ile özellikle demir çelik sektörüyle üniversite ve elemanlarının AR-GE çalışmalarıyla yakın çalışma içerisindeler ve oldukça da başarılı sonuçlar aldıklarını anlattı.
Yorum Gönder